Hakan ALPAY
HARA
ZEN düşüncesinde, vücudun enerjisinin toplandığı merkez noktasına verilen isimdir. Göbek deliğimizin 4 parmak altındaki bölgedir. Enerjimizin biriktiği ve vücuda yayıldığı bölge olarakta tanımlanır.
Karate do sanatında kuşakların, bel bölgesine bağlanmasının sebebi de buradaki enerjinin açığa çıkmasını sağlamaktır.
Kemer, bel bölgesini iki kez dolandıktan sonra Kİ olarak isimlendirilen noktanın üstüne baskı yapacak şekilde düğümlenir. KIAA olarak isimlendirilen zafer çığlığı olan bağırış bu bölgeden açığa çıkar.
Tamamen, nefes kontrolü ile ilgili çalışmalar yapılarak bu bölge aktif hale getirilir. Mevcut,bölge burundan alınan nefesin yutulması şeklinde bir işlem yaparak, alınan nefesin sırt bölgesinden geçtiği ve kuyruk sokumundan HARA bölgesine geldiği HİSSEDİLİR. Bu hissedilen nefes karın bölgesini alttan yukarı ve dışarı doğru itiş yapılarak aktif hale getirir. Atak veya blok için
hazır hale gelir. Bu anda vücudun her organı acil durumlar için gerekli hazırlıklarını yapmış halde beklemektedir.
Nefes kontrolü, bilhassa karate do ruhunu yansıtan KATA larda, açıkça ifade edilir. Tradiational karate do, KİHON çalışmalarında HARA kullanımı mükemmeldir. Nefesi bilinçli kullanmak ve HARA birbirini tamamlayan iki ana faktördür.
SUMO güreşlerindeki temel prensipte, HARA nın amaca uygun kullanılması şeklindedir. Patlayıcı ve çabuk kuvvetin gerçek uygulanış şeklini SUMO güreşlerinde görebiliriz.
TAICHI, çalışmalarında HARA nın kontrollü kullanımı abartılı şekilde sunulur.
O kadar ileri gidilir ki karın bölgesine gelen atak yumuşak sert şekilde
kontrol edilir.
HARA gelişimi ve kontrolü, uzun yapılan egzersizler sonunda elde edilir. Günümüzde KATA çalışmalarında gördüğümüz kişilerin yapmaya çalıştıkları HARA çalışmaları tamamen abartılı, amaçsız ve tesirsiz nefes verme işleminden başka bir şey değildir.
Görüldüğü gibi, HARA yapılan sporun özelliklerine göre değişik roller
üstlenmektedir. Bu bakımdan her sporun veya savaş sanatının özelliklerine göre HARA çalışmaları gerçekleştirilir.
Hakan ALPAY